Şarköy Haber Gazetesi olarak çıktığımız günden bu yana basın ilkerine uyacağımıza söz vermiştik.Geçtiğimiz hafata Şarköy Belediyesinin 2022 yılı Meclis toplanısını takip ettik.Bir yıldır Şarköylü vatandaşların Cumhuriyet ve Camikebir mahallerinde kat yüksekliği talepleri Şarköy Belediyesi ve Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan çalışmayla yükseltilmesi Şarköyde yaşayan bir vatandaş tarafından Çevre ve Şehircilik Bakanlığına şikayet dilekcesi verilerilerek.ittiraz etmesini siz değerli okuyucularımıza haber yaparak haberdar olmasını sağlamıştık.Aynı şekilde konuyu köşemize taşıyarak Şarköy’de geçmişten bu yana yaşananları kaleme alarak genelleme yapıp siz okuyucularımıza duyurmuştuk.Habere konu olan Zafer Abatay isimli dilekçe sahibi haklı olarak neden dilekçe verdiğini niçin kat yükseltilmesine karşı olduğunu yayınlayarak cevap hakkını kullanmak istediğini sölemesi sonucu bizde basın yayın ilkelerine uyarak Zafar Abatay isimli vatandaşımızın görüş ve düşüncelerini siz değerli okurlarımıza haberdar olmanız için noktasına virgülüne dokunmada yayınlıyoruz.
Yorum ve taktiri siz okurlarımıza bırakıyoruz.
Şarköy Haber Yazı İşleri Müdürlüğü'ne
Gazetenizin 382. Sayısında Şarköy'ün Gelişmesini İstemeyen Zihniyet başlıklı olarak adım yazılmış ve haber yapılmıştır. Bu sebeple cevap hakkım doğmuştur. Gazetecilik ilkeleri gereğince cevabi yazımın gazetenizde yayınlanmasını talep ediyorum. Saygılarımla . 14.01.2022
ZAFER ABATAY
KAMUOYUNA AÇIKLAMA
ŞARKÖY'ÜN GELECEĞİNİ , ŞARKÖY HALKININ CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ DÜŞÜNEN ZİHNİYET
Şarköy Haber gazetesinde fotoğrafım ve ismim kullanılarak Şarköy'ün gelişmesini istemeyen zihniyet başlıklı haber yapılmıştır. Bilindiği üzere 17 Ağustos 1999 depremi Türkiye için çok acı bir gün ve yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. 17 Ağustos Gölcük ve 12 Kasım Düzce depreminde 19.083 insanımız canını kaybetmiş, evler yıkılmış , aileler paramparça olmuş, çocuklar annesiz babasız, anneler babalar evlatsız kalmıştır. Bu acıyı yaşayanların acıları ilk günkü gibi tazedir. Benim de yaşanan bu depremlerde yakınlarım zarar gördü. Bunun acı ve üzüntüsünü ilk günkü gibi hala yaşamaktayım. Kaldı ki bu acıyı insan ve insanlık sevgisi olan herkesin yaşadığını biliyorum.
Deprem uzmanları yaptıkları açıklamalarda Şarköy İlçesinin 1. Derece deprem kuşağında olduğunu , Kuzey Marmara fay hattının kırıldığında en büyük zararın Şarköy, Gaziköy ve Uçmakdere'de olacağını belirtmektedirler. Yine bilim insanları yaptıkları açıklamalarda Şarköy'de de Adapazarı depreminde ki gibi zemin sıvılaşmasının olabileceğini binaların her ne kadar sağlam olursa olsun yerin altına göçebileceğini belirtmektedirler. Buna ilişkin 1999 da yaşanan depremler sonucu binaların görüntüleri internette mevcuttur. Zemin sıvılaşmasının hasarını en aza indirmek için tek çözüm binaların kat adetinin az olmasıdır. 17 Ağustos depreminden sonra tek katlı yapılan evlerin yıkılmadığı ortaya çıkmıştır.
Bu depremler sonrası devletimiz imar kanununda ve mevzuatında köklü değişiklikler yapmışlardır. İlçemizde de yaşayan insanların can ve mal güvenliği için o dönem görev yapan belediye meclis üyeleri 26.10.1999 tarihinde ve 20.10.2004 tarihinde Cumhuriyet Mahallesi için kat adedini 2 kat , Camikebir Mahallesi için 3 kat olarak düzenlemiştir.
Şarköy Belediye Meclisi, mevcut deprem tehlikesinde hiçbir değişme olmadığı halde hiçbir bilimsel çalışma yapmadan 01.07.2021 tarihinde alınan karar ile kat adetini Cumhuriyet Mahallesinde 3 kata, Camikebir Mahallesinde 4 kata çıkarmıştır. Tekirdağ Valiliği Çevre Şehircilik ve İklim İl Müdürlüğü yapılan bu değişikliğin mevzuata aykırı olduğu ( Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği'nin 8. Maddesinin 6. Fıkrası, 9. Maddesinin 2. Fıkrası, 11. Maddesinin 3.fıkrası, 21. Maddesinin 2. Fıkrası, 26. Maddesinin 2. 5. Ve 7. Fıkrası ) sonuç ve kanaatini bildirmiştir. Bu maddelerde özetle; cadde ve sokak genişliklerinin kat artışına uygun olmadığı, altyapının yetersiz olduğu ve diğer mevzuat aykırılıkları belirtilmektedir. Vatandaşlarımız bunların ayrıntısını internetten bakıp okuyabilirler.
Benim amacım beklenen depremde ilçemizde ve bölgemizde yaşayan insanların, yakınlarımızın , arkadaşlarımızın, çocuklarımızın, ve hayvanların can ve mallarına zarar gelmemesidir. Yapılacak düzenlemelerde çevre ve toplum sağlığının da dikkate alınması gerekmektedir. İlçemizde de sokak ve caddelerin dar olması, çağın gereği olarak herkesin araba sahibi olması , yeterli otoparkın bulunmaması nedeniyle kaos ve kargaşa oluşmakta bu sebeple kavgalar çıkmaktadır. Kat artışının istenildiği bölgelerde yaşayan insanların traktör ve tarımsal aletlerinin olması da kat artışı gerçekleştiği takdirde sorunları daha da arttıracaktır.
Şarköy Haber Gazetesinde tarafıma “Şarköy’ün gelişmesini istemeyen zihniyet” isnadında bulunulmuştur.
Şarköy; alt yapısı yetersiz dar sokaklara yapılacak çok katlı beton binalarla mı gelişecek?
Herşeyi imar rantı olarak gören zihniyet mi Şarköy’ü geliştirecek?
Kamunun menfaati , kişilerin menfaatinden üstündür.
Şarköy’ün geleceği, kişilerin yakın menfaatinden üstündür.
İmar rantı çekiciliğine kapılarak Şarköy’ün bozulmasına razı mı olmalıyız? Herşeyi imar rantı olarak gören zihniyetin talanına susmalı mıyız?
Halkın can ve mal güvenliğinin sağlandığı sağlıklı ve huzurlu bir Şarköy mü? Yoksa rantçı zihniyetin amaçladığı maddi menfaatler mi?
“Onun, bunun, şunun” gibilerin ve şahsım için değil kamunun menfaati için bu konuyu yargıya taşıdım. Kat artışlarının uygun olup olmadığının bilimsel metodlarla işin uzmanları tarafından incelenmesini talep ettim. Mevzuata uygunluğunun denetlenmesini talep ettim. Vatandaşlık görevimi yaptım. Karar bağımsız mahkemelerin, takdir Şarköy halkınındır !!!
ORADA KİMSE VAR MI? UNUTMAYIN UNUTTURMAYIN....
Saygılarımla Zafer Abatay